SEZON DEĞERLENDİRMESİ…
17 Mayıs 2018, Perşembe 22:52 Ligde kaldığımıza göre bir sezon sonu muhasebesi yapabiliriz. Yalnız bu yazı sezon içerisinde yaptığımız zülfüyâra dokunmayan yazılardan biraz etki dozu yüksek olacağından, sert ifadeler ve bazı yakıştırmalardan dolayı şimdiden yüksek hoş görünüze sığınıyorum.
Yeni Malatyaspor ligde kaldıysa bunun arka planında elbette ki bir emek ve çaba vardır.Bu emek çaba değil mi ki yılardır hep yukarı doğru seyreden bu başarı grafiğini ortaya çıkaran.
Onun için emeği geçen en başta yönetim olmak üzere, teknik Direktör Erol Bulut ve Sportif Direktör Ali Ravcı’yı kutlamak lazım.
Kolay iş değil Süper Lig’deki ilk senende dağ gibi bütçelerle kurulan takımları geride bırakıp ligde kalmak.
Şimdi gelelim işin reel tarafına…
Yeni Malatyaspor transferdeki gizli kapaklı pazarlıklarla alınmış üçüncü sınıf yabancı transferlerine, sezon içerisinde bazen kurnazca, ancak çoğu zaman acemice atılmış adımlara rağmen bugün hala Süper Lig ise, açık konuşuyorum bu Allah’ın lütfundan öte bir şey değildir!
Ne demek Allah için Farnolle, Barazit, Diallo ve Dia gibi futboldan uzak adamlara çuvallar dolusu para verip, uzun süreli sözleşmeler yapmak.
Siz galiba bizi aptal ya da enayi sanıyorsunuz!
Ya peki o menajer zatın sırf piyasa yapmak için takıma gönderttiği yetenek düşmanları, ‘güya genç’ futbolculara ne demeli. Sen kalk alt yapındaki kendi çocuğunun hayallerini yık, takımdan bir şekilde uzaklaştır ama elin 3’üncü ve 2’inci liginde zar zor oynayan futbolcusunu bize geleceğin yıldızı diye yuttur!
Şimdi ister istemez insanın sorası geliyor: Bu futbolcular gerçekten bir bedel ödenerek mi transfer edildi, yoksa sadece kağıt üzerinde yazılı olan paralarla mı?
Gelelim şu futbolcu alacaklarının gününde yapılmaması mevzuuna…
Yahu Allah aşkına Adil Başkan sen ne zaman bu kötü huyundan vazgeçeceksin, niye emek verenin hakkını teslim ederken bir anda kötü bir adama dönüşüveriyorsun.
Adam bir bedel karşılığı gelmiş, alın teri akıtmış ve o parayı hak etmiş.
Ve sen zamanı geldiğinde bu parayı ne yapıp edip ödemek zorundasın.
Bu kaçıncı yıldır her sezon takım pozisyon itibariyle rahat bir konuma gelince başlıyor kulüpte ödeme sorunu.
Niye çünkü alemin uyağını bizim başkanda o yüzden!
Ya başkan bu iş öyle senin iş yerindeki gibi dönmüyor, şimdi TFF o parayı söke söke alıyor, üstüne bir de sana da ceza veriyor.
Ama sen buna rağmen her sene Malatya isminin lekelenmesine, kulüp imajının yerle yeksan olmasına aldırış etmeden aynı kurnazlığı tekrarlayıp duruyorsun.
Sonra da çıkıp milletle alay eder gibi ‘Kulüpte para krizi yok, takım salonda çalıştığı için idmana çıkmadı’ diyorsun.
Bu paraları zamanında ödemeyip ya da kısarak ödeyince yanına kar mı kaldı sanıyorsun, bilmez misin futbolcu nezdinde kulübün imaj ve güveninin paradan daha önemli olduğunu.
Daha yazacak konuşacak çok şey var da el mahkum yerimiz dar, o yüzden burada noktayı koyalım.
Ama nasıl olsa bundan sonra zaman bol, bu tür yazılarımıza yaz boyu devam ederiz.
NOT:
Bu yazıyı üç-beş çakalın para ve iş talepleri geri çevrilince tamamen menfi duygularla kaleme aldığı maksatlı yazılardan ayrı tutun lütfen. Zira amacımız bağcıyı değil, bağcıyı kandırıp elinden üzümlerini alanları dövmek!
Yeni Malatyaspor ligde kaldıysa bunun arka planında elbette ki bir emek ve çaba vardır.Bu emek çaba değil mi ki yılardır hep yukarı doğru seyreden bu başarı grafiğini ortaya çıkaran.
Onun için emeği geçen en başta yönetim olmak üzere, teknik Direktör Erol Bulut ve Sportif Direktör Ali Ravcı’yı kutlamak lazım.
Kolay iş değil Süper Lig’deki ilk senende dağ gibi bütçelerle kurulan takımları geride bırakıp ligde kalmak.
Şimdi gelelim işin reel tarafına…
Yeni Malatyaspor transferdeki gizli kapaklı pazarlıklarla alınmış üçüncü sınıf yabancı transferlerine, sezon içerisinde bazen kurnazca, ancak çoğu zaman acemice atılmış adımlara rağmen bugün hala Süper Lig ise, açık konuşuyorum bu Allah’ın lütfundan öte bir şey değildir!
Ne demek Allah için Farnolle, Barazit, Diallo ve Dia gibi futboldan uzak adamlara çuvallar dolusu para verip, uzun süreli sözleşmeler yapmak.
Siz galiba bizi aptal ya da enayi sanıyorsunuz!
Ya peki o menajer zatın sırf piyasa yapmak için takıma gönderttiği yetenek düşmanları, ‘güya genç’ futbolculara ne demeli. Sen kalk alt yapındaki kendi çocuğunun hayallerini yık, takımdan bir şekilde uzaklaştır ama elin 3’üncü ve 2’inci liginde zar zor oynayan futbolcusunu bize geleceğin yıldızı diye yuttur!
Şimdi ister istemez insanın sorası geliyor: Bu futbolcular gerçekten bir bedel ödenerek mi transfer edildi, yoksa sadece kağıt üzerinde yazılı olan paralarla mı?
Gelelim şu futbolcu alacaklarının gününde yapılmaması mevzuuna…
Yahu Allah aşkına Adil Başkan sen ne zaman bu kötü huyundan vazgeçeceksin, niye emek verenin hakkını teslim ederken bir anda kötü bir adama dönüşüveriyorsun.
Adam bir bedel karşılığı gelmiş, alın teri akıtmış ve o parayı hak etmiş.
Ve sen zamanı geldiğinde bu parayı ne yapıp edip ödemek zorundasın.
Bu kaçıncı yıldır her sezon takım pozisyon itibariyle rahat bir konuma gelince başlıyor kulüpte ödeme sorunu.
Niye çünkü alemin uyağını bizim başkanda o yüzden!
Ya başkan bu iş öyle senin iş yerindeki gibi dönmüyor, şimdi TFF o parayı söke söke alıyor, üstüne bir de sana da ceza veriyor.
Ama sen buna rağmen her sene Malatya isminin lekelenmesine, kulüp imajının yerle yeksan olmasına aldırış etmeden aynı kurnazlığı tekrarlayıp duruyorsun.
Sonra da çıkıp milletle alay eder gibi ‘Kulüpte para krizi yok, takım salonda çalıştığı için idmana çıkmadı’ diyorsun.
Bu paraları zamanında ödemeyip ya da kısarak ödeyince yanına kar mı kaldı sanıyorsun, bilmez misin futbolcu nezdinde kulübün imaj ve güveninin paradan daha önemli olduğunu.
Daha yazacak konuşacak çok şey var da el mahkum yerimiz dar, o yüzden burada noktayı koyalım.
Ama nasıl olsa bundan sonra zaman bol, bu tür yazılarımıza yaz boyu devam ederiz.
NOT:
Bu yazıyı üç-beş çakalın para ve iş talepleri geri çevrilince tamamen menfi duygularla kaleme aldığı maksatlı yazılardan ayrı tutun lütfen. Zira amacımız bağcıyı değil, bağcıyı kandırıp elinden üzümlerini alanları dövmek!