Malatya
28 Nisan, 2024, Pazar
  • DOLAR
    32.45
  • EURO
    34.82
  • ALTIN
    2438.6
  • BIST
    9915.62
  • BTC
    63934.351$

GURUR DUY MALATYA

25 Aralık 2018, Salı 22:49
Evvela birçok kimsenin, hatta kendi taraftarının bile (17 haftalık periyottaki ortalama taraftar sayısı ortada) hayal etmediği bir sıralamada ilk yarıyı bitiren Yeni Malatyaspor’u canı gönülden tebrik ediyorum.

Dile kolay, ekonomik olarak ligin en mütevazı bütçeli üçüncü takımı, en fazla yerli oynatan 3 takımından biri, en genç üçüncü takımı…

Ve ilk yarıyı liderin ensesinde 29 puanda tamamlıyorsun.

Bu başarıyı sadece alkışlamamalı bence, ayağa kalkmak suretiyle ceketin önünü ilikleyip saygıyla da eğilmeli.

Çok mu abartıyorum, bence az bile söylüyorum.

Niye, açıklayayım müsaadenizle…

Futbol dünyasında başarımızı itibarsızlaştırma gayretinde olan o kadar hazımsız varken, biz bu başarıyı ballandıra ballandıra anlatmazsak tarih önünde hesap veremeyiz sonra.

Hatırlayın ilk yarıdaki maçları…

Her galibiyetimizden sonra ‘çağdışı futbol oynuyorlar’ yorumları, her puanımızda türlü türlü küçümseyici yakıştırmalar…

İşin üzücü tarafı bu yorumları sadece elin adamı değil, kendi içimizdekiler de bol kepçeyle yaptı durdu.

O yüzden ilk yarı sonrası ortaya çıkan tablo hem anlamlı, hem de mesaj dolu!

Demek ki neymiş…

Çok parayla büyük isimler oynatmak değil, küçük paralarla büyük yürekler oynatmak marifet.

Ligin ikinci yarısı için sizin kafanızda nasıl bir senaryo var bilemem ama ben büyük düşünmekten korkmayalım derim.

Büyük düşünmekten kasıt şampiyonluk değil sadece; büyük yatırımlar, büyük adımlar, büyük projeler…

Yeter ki inanalım, yeter ki takımımızın yanında olalım.

SPORDAKİ

GARİPLİKLERİMİZ

Ara ara yazdığım ve sizlerden de gayet olumlu tepkiler aldığım ‘spordaki garipliklerimiz’ başlıklı yazılarıma bir yenisi daha ekleyerek, bazı noktalara müsaadenizle dikkat çekmek istiyorum.

-Mesela iki sezondur her ortamda ‘Yeni Malatyaspor küme düşer deyip’, takımın başarılarını gördükçe yerine dibine girmesi gereken kişilerin, daha hala başı dik bir şekilde yönetimi ve takımı eleştirmelerini garipsiyorum açıkçası.

-Erol Bulut’u 1 hafta önce ‘yanlış oyuncu değişikliği yaptın, yanlış kadro kurdun, yenilginin tek nedeni sensin” mealinde cümlelerle eleştirip, 1 hafta sonra yüz yüze geldiğinde ise ‘kralsın, adamsın’ türünden sözlerle kafa kola getirmeye çalışanları açıkçası garipsiyorum.

-Yeni Malatyaspor’un şu başarılı sürecinde bile maçlarına gelmeyip, lafa geldiğinde ise ben şöyle Malatyalıyım, ben böyle Yeni Malatyasporluyum edasıyla mangalda kül bırakmayan tiplerin pişkin tavırlarını garipsiyorum gerçekten.

– 5 yıldır kulüp başkanı Adil Gevrek’in ne vizyonsuzluğunu, ne adamlığını bırakmayıp, kendi televizyon programına davet ettiğinde ise yanında süt dökmüş kedi gibi söylediği her şeye kafa sallayanları çok garipsiyorum.

-Hiçbir farklı yapı özelliği barındırmamasına rağmen, ‘kardeşim memleketin tarihi hafızasını niye yıkıyorsunuz’ deyip, İnönü Stadı’nın yıkılıp yerine herkesin faydalanacağı yeşil alan yapılmasını, yüksek perdeden eleştirenleri şaşırmak suretiyle garipsiyorum.

-Yine yukarıdaki konudan hareketle, ‘bütün spor tesislerimizi yıktınız, spor yapacak alanlarımız kalmadı’ diyenlerin neredeyse tüm ilçe ve mahallelerde mantar gibi çoğalan milyonluk tesisleri görmezden gelmesinihayretler içerisinde garipsiyorum.

-Yıllardır bulundukları deri makam koltuklarını memleket sporunun hayrına tek bir iş yapmadan işgal eden yöneticilerin, yaşlarının kemale ermesine, emeklilik yaşlarının çoktan geçmesine rağmen, liyakat sahibi gençlerin önünü ısrarla tıkamasını anlam veremeyerek garipsiyorum.

-Memleketin sporuna katkı sunmuş, emek vermiş, faydası dokunmuş kişileri onure etmek yerine, gördüğü her ortamda yüzünü görmemek için kaçanların, daha sonra dönüp mikrofonlara sporla, sporcu başarısıyla ilgili ahkam kesmesini garipsiyorum.