Malatya
26 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.46
  • EURO
    34.85
  • ALTIN
    2450.9
  • BIST
    9892.13
  • BTC
    64407.91$

EN KÜÇÜK SORUNU DAĞ YAPIP, VARA YOĞA SÖVMEK!

24 Ekim 2017, Salı 23:49
Bir yandan Kuzey Çevreyolu, bir yandan ardı ardına açılan tüneller, bir yandan ikinci devlet üniversitesi, bir yandan onkoloji hastanesi, bir yandan hızlı tren projesi…

Malatya yatırımda milat niteliğinde bir dönemi yaşıyor dersek abartmış olmayız her halde. 

Hatta şunu rahatlıklar söyleyebiliriz: Özal’ın hayatta iken hayalini kurduğu Malatya yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladı.

Allah’ın izniyle Malatya bölgedeki değerli ve stratejik il olma özelliğini bu yatırımlarla daha da kıymetlendirecek.

Ancak biraz da sabırlı olmak lazım… Oldukça zor bir dönemden geçen yorgun dünyadaki olumsuz gelişmeler zaman zaman ekonomik anlamda Türkiye’ye de tedbir anlamında geri adım attırabilir, bu da ister istemez yatırımı planlanan hizmetlerde küçük aksamalara yol açar. 

Malatya’daki yatırımlar vücut buldukça sosyal kalkınma önlenemez bir şekilde en iyi seviyelere gelecektir.  Bunun için de öncelikle devlet-millet birlikteliği olmalı. 

Yani en küçük sorunu dağ yapıp, vara yoğa sövmek faydadan çok zarar getirir. Elbette konuşacağız, elbette eleştireceğiz, ancak bunu fayda kabilinden yapar isek o zaman her şey daha güzel olur. 

 BUGÜN HALA 

BÜYÜK TÜRKİYE İSEK…

Bugün genel olarak dünya, özelde ise bölgemizde yaşanan onca soruna sıkıntıya rağmen hala güçlü bir ekonomimiz varsa, bunu bu ülkenin güçlü lideri Erdoğan’a borçluyuz.

 

Bugün hala yedi düvelle savaşıp da yerli üretime geçme noktasında önemli adımlar atıyorsak, bunu bu ülke yönetiminin dik duruşuna borçluyuz. 

Bugün hala Türkiye’nin geldiği yeri hazmedemeyen, Avrupa ülkeleri ve Amerika gibi sözde demokrasi beşiği, sözde uygar ülkelere boyun eğmiyorsak, bunu güçlü iradeye borçluyuz.

 

Bugün hala topyekun üzerimize saldıran dinsiz terör örgütlerine karşı her anlamda başarılıysak, bunu bu ülkenin korkusuz vatan evlatlarına borçluyuz. 

Niye bunları yazdık, sormak bile lüzumsuz aslında… 

Bu kadar büyük ayak oyunlarının döndüğü bu acımasız dünyada hala bu tabloyu görmeyip de kendi ülkesine ayak bağı olanımız varsa, haram olsun ona aldığı her nefes!