BİTTİ ÖZLEMİMİZ ERDİK VUSLATA
22 Mayıs 2017, Pazartesi 23:14 Bu nasıl bir duyguymuş Allah’ım…
Kalbine inen incecik sızı ne uyutuyor, ne de başka bir şey yapmana müsaade ediyor.
Öylece dalıp derinlere, anlamsız anlamsız gülümsüyorsun.
Hele her söylenen sözü iltifat kabilinden görüp, neredeyse sözün sahibine minnet duymana ne demeli.
Boluspor ile oynadığımız ve Süper Lig denen o lige adım attığımız maçın sonrasında yaşadığım duygu demetinden bir bölümü paylaştım sizlerle.
Allah’ım sana binlerce kez şükürler olsun…
Saf duygularla sana açılan elleri boş çevirmediğin için sana ne kadar şükretsek azdır.
Evet bitti özlemimiz, erdik vuslata…
Ne sıkıntılar yaşandı bu uğurda, ne çok beklendi bugün, ne büyük emekler harcandı…
İşte sonunda başardık.
Nerede yaşadığınızın hiçbir önemi yok, eğer Malatyalı iseniz, 40 gün, 40 gece bu mutluluğu sonuna kadar yaşayın.
Çünkü hak ettik.
TEŞEKKÜRLER…
Şimdi gelelim emek sahiplerine teşekkür etme faslına…
Nasıl eleştiri mesleğimizin bir parçası ise, bir diğer parçası olan güzelleme de unutulmamalı…
En başta Malatya’nın aklıselim, sağduyulu, yönlendirici, toparlayıcı güzel insanlarına teşekkür ediyorum…
Daha sonra Malatya’yı temsil noktasında rahmetli Özal’dan sonra en üst seviyede layıkıyla temsil eden, bu süreçte Yeni Malatyaspor’un şampiyonluğu için neredeyse kulübün her sıkıntısıyla ilgilenen Gümrük ve Ticaret Bakanı Sayın Bülent Tüfenkci’ye…
Sonra, futbola şaytan işi demeden, sahiplenen, destek olan, her daim denetleyici olan Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ahmet Çakır’a…
Kim ne derse desin, 3 yılda 2 şampiyonluk yaşatan, Malatya futbol tarihine adını altın harflerle yazdıran, doğru hamlelerin doğru adamı, saf duygularla yönünü tayin eden Kulüp Başkanı Adil Gevrek’e…
Elbetteki başta İrfan Buz olmak üzere teknik heyet...
Heyecanını sokaktaki çocuğa bile yansıtan, samimi, çalışkan, alınan her başarının her ter damlasında payı olan, soyadının aksine sıcak adam İrfan Buz’a…
Ekibinde bulunan takımı antrene eden ve bir çok kişinin gizli kahraman dediği Zafer Hızarcı’ya, kişiliği, iletişimi ve bilgisiyle takıma çok şey katan Engin Özdemir’e…
Yine takımın en sorunsuz bölgesi kaleyi geçilmez kılan, Ertaç’ı kazandıran kaledeki rekabeti her daim diri tutan İsmail Aydoğdu’ya…
Ve elbette ki Malatya’ nın öz evlatları Sportif Direktör Ali Ravcı ve Kulüp Müdürü Selçuk Günaydın…
Kulübün demirbaşları ve sigortaları olan, en büyük krizleri kimseye yansıtamadan bitiren, bizim çocuklarımız Ravcı ve Günaydın’a…
Unutmak olmaz başarının mutfağındaki isimleri… Masörler Ednan, Adnan, malzemeci Yusuf, tercüman Emrah, doktor Cahit, kulüp şoförü zafer ve diğerlerine…
Teşekkür ederek, önlerinde saygı ile eğiliyorum.
Hepinizin emeğine, yüreğine sağlık…
Bu şehir size minnettar.
Kalbine inen incecik sızı ne uyutuyor, ne de başka bir şey yapmana müsaade ediyor.
Öylece dalıp derinlere, anlamsız anlamsız gülümsüyorsun.
Hele her söylenen sözü iltifat kabilinden görüp, neredeyse sözün sahibine minnet duymana ne demeli.
Boluspor ile oynadığımız ve Süper Lig denen o lige adım attığımız maçın sonrasında yaşadığım duygu demetinden bir bölümü paylaştım sizlerle.
Allah’ım sana binlerce kez şükürler olsun…
Saf duygularla sana açılan elleri boş çevirmediğin için sana ne kadar şükretsek azdır.
Evet bitti özlemimiz, erdik vuslata…
Ne sıkıntılar yaşandı bu uğurda, ne çok beklendi bugün, ne büyük emekler harcandı…
İşte sonunda başardık.
Nerede yaşadığınızın hiçbir önemi yok, eğer Malatyalı iseniz, 40 gün, 40 gece bu mutluluğu sonuna kadar yaşayın.
Çünkü hak ettik.
TEŞEKKÜRLER…
Şimdi gelelim emek sahiplerine teşekkür etme faslına…
Nasıl eleştiri mesleğimizin bir parçası ise, bir diğer parçası olan güzelleme de unutulmamalı…
En başta Malatya’nın aklıselim, sağduyulu, yönlendirici, toparlayıcı güzel insanlarına teşekkür ediyorum…
Daha sonra Malatya’yı temsil noktasında rahmetli Özal’dan sonra en üst seviyede layıkıyla temsil eden, bu süreçte Yeni Malatyaspor’un şampiyonluğu için neredeyse kulübün her sıkıntısıyla ilgilenen Gümrük ve Ticaret Bakanı Sayın Bülent Tüfenkci’ye…
Sonra, futbola şaytan işi demeden, sahiplenen, destek olan, her daim denetleyici olan Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ahmet Çakır’a…
Kim ne derse desin, 3 yılda 2 şampiyonluk yaşatan, Malatya futbol tarihine adını altın harflerle yazdıran, doğru hamlelerin doğru adamı, saf duygularla yönünü tayin eden Kulüp Başkanı Adil Gevrek’e…
Elbetteki başta İrfan Buz olmak üzere teknik heyet...
Heyecanını sokaktaki çocuğa bile yansıtan, samimi, çalışkan, alınan her başarının her ter damlasında payı olan, soyadının aksine sıcak adam İrfan Buz’a…
Ekibinde bulunan takımı antrene eden ve bir çok kişinin gizli kahraman dediği Zafer Hızarcı’ya, kişiliği, iletişimi ve bilgisiyle takıma çok şey katan Engin Özdemir’e…
Yine takımın en sorunsuz bölgesi kaleyi geçilmez kılan, Ertaç’ı kazandıran kaledeki rekabeti her daim diri tutan İsmail Aydoğdu’ya…
Ve elbette ki Malatya’ nın öz evlatları Sportif Direktör Ali Ravcı ve Kulüp Müdürü Selçuk Günaydın…
Kulübün demirbaşları ve sigortaları olan, en büyük krizleri kimseye yansıtamadan bitiren, bizim çocuklarımız Ravcı ve Günaydın’a…
Unutmak olmaz başarının mutfağındaki isimleri… Masörler Ednan, Adnan, malzemeci Yusuf, tercüman Emrah, doktor Cahit, kulüp şoförü zafer ve diğerlerine…
Teşekkür ederek, önlerinde saygı ile eğiliyorum.
Hepinizin emeğine, yüreğine sağlık…
Bu şehir size minnettar.