Sınav Sisteminin Değiştirilmesi
EĞİTİMEğitim-Bir-Sen Malatya Şube Başkanı Kerem Yıldırım yükseköğretime geçiş sisteminin değiştirilmesi ile ilgili olarak, "Adayların girecekleri sınavların kapsamlarının daraltılmış olması ortaöğretimi olumsuz etkileyecektir” dedi.
Yıldırım, yeni sistemde bazı eksiklikler bulunduğunu kaydederek, “Milyonlarca adayı, aileyi ve toplumun geleceğini ilgilendiren üniversiteye giriş sisteminde yapılacak değişikliklerin, eğitimin ilgili paydaşlarıyla görüş alışverişi yapılmadan, konunun hassas ve sıkıntılı noktaları tecrübeler ışığında değerlendirilmeden, dahası demokratik teamüller yerine getirilmeden Yükseköğretim Kurulu tarafından açıklanması, bir eksiklik olarak görülmektedir. YGS’ye ve LYS’ye göre yeni sınavın fiilen tek aşamaya indirilmiş olması ve toplam soru sayının azaltılmış olması, ölçme ve değerlendirme ilkeleri çerçevesinde değerlendirildiğinde, sınavın geçerliliğini azaltmıştır. YGS’de 40 Türkçe, 40 Sosyal Bilimler, 40 Matematik ve 40 Fen Bilimleri sorusu ile toplamda 160 soru sorulurken, yeni sistemde 40 Matematik ve 40 Türkçe sorusu sorulacaktır. LYS’de ise Matematik ve Geometri testlerinde toplam 80 soru, Fizik, Kimya ve Biyoloji testlerinde toplam 90 soru, Türk Dili ve Edebiyatı ve Coğrafya 1 testinde toplam 80 soru, Tarih, Coğrafya 2 ve Felsefe testlerinde toplam 90 soru sorulurken yeni sistemde her bir testte 40 soru sorulacaktır. Özetle, sınavdaki toplam soru sayısının azaltılması, ölçmenin daha az hassas yapılması anlamına gelmektedir. Soru sayısının azaltılması nedeniyle, aynı sayıdaki nette çok fazla sayıda öğrenci yığılabilecektir” dedi.
Adayların girecekleri sınavların kapsamlarının daraltılmış olmasının ortaöğretimi olumsuz etkileyeceğini söyleyen Yıldırım, “Yeni sistemin ilk oturumunda Sosyal ve Fen Bilimleri alanındaki sorular tümüyle kaldırılmıştır. Bu kapsam daraltması, öğrencilerin daha tek yönlü bir şekilde yetişmesine, temel Sosyal ve Fen Bilimleri alanındaki dersleri ihmal etmelerine neden olacaktır. Bu ise lise eğitimini olumsuz etkileyecek bir husustur” şeklinde konuştu.
İki sınavın aynı gün yapılmasının ve ilk aşama sınavının sonuçlarının açıklanmadan ikinci aşama sınava girilmesinin, aşamalı sınav mantığına aykırı olduğunu dile getiren Yıldırım, "Öğrencilerin sabah oturumundaki sınav sonuçları belli olmadan ikinci sınava girmeleri, sınavın kendisini ve sonuçlarını sürekli tartışmalı hâle getirme ihtimalini içinde barındırmaktadır. İlk aşama sınavından alınan 200 ve üzeri puanın bir sonraki yıl da kullanabilecek olması önemli bir değişikliktir. Bu durumda, ilk aşama testlerinde mutlaka test eşitlemesinin yapılması ve soruların yeterlilik düzeylerine göre hazırlanması gerekir. Aksi takdirde, kamuoyunda, ilk aşama sınav puanlarının iki yıl kullanılması büyük tartışmalara neden olacak, bir önceki yılın sınavının daha kolay olduğu ve birinin bundan dolayı daha yüksek puan aldığı ama soruların sonraki yılda zor olduğu ve düşük puan aldıkları gibi tartışmalara kapı aralayacaktır” diye konuştu.
İlginizi Çekebilir