Hilterapi Yüzde 90 Başarı

GÜNDEM Gözde Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzm. Dr. Gökhan Kalı, Hilterapinin soğuk lazerlerden daha güçlü ve etkili olduğunu ifade ederek, Hilterapinin 1990’lı yılların başında yüksek yoğunluklu lazer ışınlarının terapatik etkileri keşfedilmiş ve kas iskelet sistemi rahatsızlıklarında kullanılmaya başlandığını belirtti. Kalı, “Bin 64 nm dalga boyunda ve Nd:YAG diye adlandırılan bir, kaynak yapısına sahiptir. Soğuk lazerlerle, oranla 50 kat daha güçlüdür ve yaklaşık 12 santimetre doku derinliğine kadar etki gösterir. Hilterapi, FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) tarafından onay almış etkinliği bilimsel çalışmalarla kanıtlanmış bir tedavi yöntemidir. Düşük ve orta düzeyli lazerlerin aksine, yüksek enerjili lazer hızlı ve etkili bir tedavi sağlar ve yaklaşık yüzde90 civarında bir başarıya sahiptir” şeklinde konuştu.
Kalı, hilterapi tedavi yönteminin tamamen ağrısız bir yöntem olduğunu aktardı. Kalı, “Hilt, uygulanan bölgedeki dokuların derin bölgelerine ulaşarak o bölgedeki kan dolaşımını arttırır, ödemi azaltır, iyileşmeyi sağlayacak hücreleri aktifleştirerek yıpranmış ve travmaya uğramış dokuyu tamir eder. Yüksek yoğunluklu lazer (Hilt) dolaşımı arttırıcı, iyileşmeyi hızlandırıcı özelliği sayesinde ağrıyı çok belirgin şekilde ortadan kaldırır. Tamamen ağrısız ve zararsız olan bu tedavi yöntemi sırasında hasta uygulanan bölgede hafif bir ısı artışı hisseder. Bu tedavi yöntemi özellikle günlük yaşamı olumsuz etkileyen akut-kronik ağrılara yöneliktir. Boyun, sırt ve bel ağrıları başta olmak üzere kas-tendon yaralanmaları, boyun ve bel fıtıkları, kas romatizması (fibromiyalji), tetik nokta ağrıları, tenisçi ve golfçu dirseği, diz ve kalça kireçlenmeleri, eklem hastalıkları, omurga rahatsızları, sinir sıkışmaları gibi rahatsızlıkları tedavi eder. Ayrıca lazer tedavisi sırasında mutlaka gözlük takılması gerekiyor. Lazeri uygulayan fizyoterapist ve hasta mutlaka gözlük kullanmalı ve kıyafet üzerinden uygulama yapılmamalıdır. Romatizma hastalıkların aktif dönemlerinde, kanser hastalarında ve gebelerde uygulanmamalıdır. Ayrıca dövmeli bölge üzerine uygulama yapılmamalıdır” diye konuştu.