Geçmişiyle Yüzleşemeyen Başkan, Gazeteciliğimi Sorguluyor!
GÜNDEMGeçmişine bakmayan Avukat Raşit Alaca-Başkan, Ali Bakan’ın Avukatlığına soyunarak, birde çıkmış gazeteciliğimi sorguluyor.
Alaca İnşaat, Malatya’da bir dönem onlaraca vatandaşın ev sahibi olma hayallerini yıkmıştı.
İddialar şu ki aynı dairenin 3-5 kişiye satıldığı, birçok insanın mağdur edildiği ve paraların ödendiği halde teslim edilmeyen daireler ve bu süreçle ilgili bugün hâlâ yargıya intikal etmiş dava dosyaları hala bulunmaktadır.
O dönemde Alaca İnşaat’ın hem ortağı hem de avukatı olan Raşit Alaca, işler sarpa sardığında ve karanlık ilişkiler ayyuka çıkmadan hemen önce dikkat çekici bir hamleler yapmıştı.
Raşit Alaca önce şirketin avukatlığından ayrıldı, sonrada yönetim kurulundan istifa etti ve kendisini temize çıkarmaya yönelik farklı yöntemlere başvurdu.
Bununla da yetinmedi.
Soyadını değiştirerek Raşit Başkan, oldu!
Avukatlık bürosuna gelen mağdur vatandaşlara ise şu cümleleri kurdu:
“Şirketle alakam yok, ben de mağdurum, aileyle bağım kalmadı. Bakın soyadımı bile değiştirdim.”
Evet…
Sözün bittiği yer tam da burası.
Dün bu dosyaların gölgesinde kalan Raşit Alaca- Başkan, bugün çıkmış Ali Bakan’ın avukatlığına soyunarak gazeteciliğimi eleştirerek sorguluyor!
Geçtiğimiz günlerde AK Parti Malatya İl Başkanı Ali Bakan hakkında kaleme aldığım eleştirel yazının ardından, Avukat Raşit Başkan’ın dün akşam tesadüfen gördüğüm, sosyal medyada yayımladığı bir yazı dikkatimi çekti.
Yazıyı baştan sona okudum.
Soyadını değiştiren Sayın Avukat, Ali Bakan’a övgüler dizmiş, adeta sadakat yarışına girmiş. Bununla da kalmamış, şahsımın gazeteciliğini sorgulama cüretini göstermiş.
Yok efendim, önceki İl Başkanı Namık Gören’i ziyaret etmişim, ardından Ali Bakan’ı eleştirmişim…
Buradan açıkça soruyorum:
Sayın Raşit Alaca-Başkan, siz bu şehirde en son konuşması gereken kişilerden birisiniz.
Birilerini eleştirmeden önce aynaya bakın.
Geçmişinizi sorgulayın.
Sonra gazeteciliğimi sorgulamaya kalkın.
Sayın Başkan, Ali Bakan sevdası nereden geliyor?
Ali Bakan ile nasıl bir bağınız, nasıl bir bağlantınız var?
“Namık Gören’i ziyaret ettikten sonra Ali Bakan’ı eleştirdi” demişsiniz.
Oysa Ali Bakan’ı geçtiğimiz aylarda bir kaç kez eleştirdim.
Eğer ilk eleştirim o ziyaretin ardından olsaydı, belki sözünüzün bir anlamı olurdu.
Ali Bakan, beni iyi tanır.
Bayram Güder olarak, Namık Gören’in söylemiyle veya başka birilerinin arkasına sığınarak eleştiri yapmayacağımı da çok iyi bilir.
Ama madem Ali Bakan’ın avukatlığına soyundunuz, o hâlde şu sorunun cevabını vermek gerekir:
Bu savunma refleksini neden yaptınız!
Tekrardan AK Parti İl Başkanı Ali Bakan’a dönecek olursak; Sayın Bakan’a yönelik tepkiler her geçen gün artarak devam ediyor.
Gerek haber merkezimize gerekse şahsıma ulaşan çok sayıda vatandaş, Ali Bakan’ın aile hukuk ofisinin Başarısız bir dönem geçiren ve adeta yönetimsel anlamda dibe vuran, Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) ile bazı fabrikatörlerin avukatlığını yürüttüğü biliniyor.
Vatandaşlardan gelen iddialara göre, Ali Bakan’ın il başkanlığı sürecinde sergilediği yönetim anlayışı da ağırlıklı olarak bu elit kesime odaklanmış durumda. Bu durum, parti tabanında ve kamuoyunda ciddi rahatsızlık yaratarak, soru işaretlerini beraberinde getiriyor.
işte Raşit Başkan'ın sosyal medyada paylaştığı o yazı...
Malatya’da İl Başkanlığı Üzerine Birkaç Not: Performans, Algı ve Gazetecilik
Malatya siyaseti son yıllarda hem deprem nedeniyle yaşanan büyük travma hem de arka arkaya gelen seçimler sebebiyle alışık olmadığımız kadar hareketli bir dönemden geçiyor. Böyle dönemlerde partilerin il başkanlıkları yalnızca siyasi kimlikleriyle değil, kriz yönetimi becerileriyle de öne çıkıyor.
Bu bağlamda Malatya’da önceki il başkanlarıyla mevcut il başkanı Ali Bakan’ın performansı sıkça karşılaştırılır hâle geldi. Ancak ilginç olan şu ki; bu tartışmayı çoğu zaman sahadan yükselen doğal bir değerlendirme değil, bazı köşe yazarlarının kaleme aldığı yönlendirmeli yazılar tetikliyor.
Bunlardan biri de Bayram Güder’in peş peşe yayımladığı iki yazı…
Biri eski il başkanı Namık Gören’i yere göğe sığdıramayan, diğeri ise mevcut başkan Ali Bakan’ı yerin dibine batıran bir üsluba sahip. Elbette herkes görüşünü yazar. Ancak ortadaki tablo, gazetecilik değil; daha çok bir pozisyon alıştır.
Namık Gören Dönemi: Sahada Değil, Perde Arkasında
Bayram Güder’in yazısında Namık Gören, adeta kurtarıcı bir figür gibi resmediliyor. Seçim süreçlerinin perde arkasındaki emektar isim olarak sunuluyor. Ne var ki, Malatya kamuoyu bu tabloda anlatıldığı kadar bir sahaya hâkimiyet, bir liderlik enerjisi, bir görünür performans hatırlamıyor.
Gören’in, görev süresi boyunca kendisinin seçtiği daha sakin, daha “arka plan” bir tarzı vardı. Bu tarz eleştirilir mi? Hayır. Tercihtir. Ancak “hiç görünmeyen” bir il başkanını, “şehrin kaderini değiştiren kahraman” havasında sunmak, gerçeklikle örtüşmeyen bir abartıdır.
Gelelim Ali Bakan’a… Daha Cevval, Daha Görünür Bir Profil
Bugün Malatya sokaklarında, ilçelerde, esnaf ziyaretlerinde, deprem bölgelerinde sık sık rastladığınız il başkanı kim? Ali Bakan. Yani önceki dönemlerde alıştığımız “görünmez il başkanlığı” dönemi kapanmış gibi görünüyor. Bakan’ın:
Halkla temas eden,
Teşkilatı diri tutmaya çalışan,
Hem gençlerle hem büyüklerle temas kuran,
Kriz dönemlerinde sahaya inen, bir profil çizdiğini herkes görüyor.
Şunu kabul etmek lazım: Malatya’da uzun yıllardır ilk kez bir il başkanı bu kadar görünür, bu kadar hareketli ve bu kadar ulaşılabilir durumda. Bu nedenle, Ali Bakan’ı “vatandaşın ulaşamadığı başkan” şeklinde tarif etmek, bırakın gerçeği yansıtmayı, hayatın doğal akışına bile aykırı duruyor.
Peki Bayram Güder Neden Böyle Yazıyor?
Bu sorunun cevabı aslında metinlerin kendisinde gizli. Gazetecilikte temel ilke; objektif olmak, eleştiriyi veriye dayanarak yapmak, kişi üzerinden değil olay üzerinden konuşmaktır. Oysa Güder’in yazılarında:
Eski başkan idealize ediliyor,
Yeni başkan dramatize edilerek başarısız ilan ediliyor,
“Kulis bilgisi” adı altında duyumlarla politika oluşturuluyor,
Eleştirilerin hiçbirinde somut veri bulunmuyor.
Üslup, gazetecilikten çok kişisel bir pozisyon alış izlenimi veriyor. Bu pozisyon:
Eski il başkanıyla olan yakınlık olabilir,
Teşkilat içinde yeni başkanın çalışma tarzından rahatsız olan bir grubun sesi olabilir,
Ya da basitçe sosyal medyada etkileşim toplama çabası olabilir. Motivasyon ne olursa olsun, gazeteciliğin zemini bu değildir.
Siyaset İçin de Gazetecilik İçin de Ayna Gerek
Malatya’da siyaset zor bir dönemden geçiyor. Böyle zamanlarda yerel basının rolü daha da önem kazanıyor. Şehrin geleceği adına kaleme alınan her yazının:
Kutuplaştırmak yerine analiz etmeyi,
Yıpratmak yerine doğruyu göstermeyi,
Algı üretmek yerine gerçeği yazmayı, hedeflemesi gerekir.
Eski başkanı göklere çıkarıp mevcut başkanı karalayan yazılar, ne AK Parti’ye fayda sağlar ne Malatya’ya. Aksine, siyaset kurumunu zayıflatır, toplumu yanlış yönlendirir. Bugün Malatya’nın ihtiyacı; objektif yazılar, adil eleştiriler ve sahadaki gerçekleri doğru okuyan gazeteciliktir. Zira gazetecinin görevi, birilerinin sesi olmak değil, hakikatin kendisi olmaktır. 10.12.2025
Av. Arb. Raşit BAŞKAN
İlginizi Çekebilir